Gıdada doğru bilgi için güçlü iş birliği: “Sofranın Doğruları” Projesi tanıtıldı
Muratbey, Sürdürülebilirlik Akademisi ve TÜGİS iş birliğiyle bu yıl 11. kez düzenlenen Sürdürülebilir Gıda Zirvesi’ne, “Gıdanın Geleceği İçin” destek verdi. Zirvede, “Sofranın Doğruları” projesi tanıtıldı. Sofranın Doğruları Projesi, gıdada enformasyon kirliliğine karşı doğru bilgiyi merkeze alarak, bilinçli beslenme ve sürdürülebilir dönüşüm için sektörü ortak hareket etmeye çağırıyor.
Muratbey, deneyim sponsoru olarak da destek verdiği Sürdürülebilir Gıda Zirvesi’nde, “Gıdanın Geleceği İçin” çalışan ortak aklın bir parçası olarak görüşlerini ve projelerini paylaştı. Zirvede “Tüketiciyi Anlamak, Geleceği Tasarlamak: Veri Destekli Pazarlama ve Ürün İnovasyonu” başlıklı panel, Muratbey İletişim ve İş Geliştirme Direktörü Gülnur Uluğ moderatörlüğünde gerçekleşti. Panelde Humm Organic Genel Müdürü Melek Soklangıç Dinçer, Banvit BRF Pazarlama ve Kurumsal İletişim Direktörü Gökçe Uysal Kürer ve İpsos Türkiye Kıdemli Müşteri Yönetimi Direktörü Yasemin Mutlulu ile bilimsel pazarlama, tüketici içgörüsü, veriye dayalı ürün geliştirme ve sürdürülebilirliğin gıdanın geleceğindeki rolü konuşuldu.
Uluğ; “Sofranın Doğruları’na sorumlu ve sağlıklı beslenme yönünde doğru seçim ve davranışlar için bireyleri bilinçlendirme projesi olarak başladık”
Zirvenin öğleden sonraki oturumlarında ise, “Sürdürülebilir Gıda Platformu (SGP) “Sofranın Doğruları” projesi anlatıldı. Oturum, Sürdürülebilirlik Akademisi YK Üyesi & Sürdürülebilir Gıda Platformu Başkanı Semra Sevinç’in moderasyonunda gerçekleşti. SGP’nin sürdürülebilir gıda dönüşümünü hızlandırmayı hedefleyen bir platform olduğunu açıklayan Sevinç, tanıtımını yaptıkları projenin amacını sağlıklı beslenmeleri için tüketicilerin doğru bilgilendirilmesini sağlamak olarak açıkladı ve projenin ayrıntıları için sözü Muratbey İletişim ve İş Geliştirme Direktörü Gülnur Uluğ’a bıraktı. Uluğ eş başkanlığını yürüttüğü Şeffaflık, İzlenebilirlik ve Sorumlu Beslenme Çalışma Grubu’nun yeni projesi “Sofranın Doğruları”nın nasıl ortaya çıktığını şu sözlerle anlattı:
“Bir önceki dönemde sektör için sürdürülebilirlik kılavuzlarını hazırlamıştık. Geçen yıl sonunda çalıştığımız konuları gözden geçirip önceliklendirme yaparak sıranın tüketici iletişimine geldiğini belirledik. Etiket okur yazarlığı, enformasyon veya bilgi kirliliği dediğimiz sorunlardan yola çıktık. Bilgi kirliliği şuanda gıda ve içecek sektörünün en önemli sorunlarından biri. Diğer odağımız da israfı azaltmak oldu. Sofranın Doğruları’na tüketiciyi bilgilendirme ve bilinçlendirme projesi olarak başladık. Adını, bilimsel gerçekleri güven veren, doğrusu budur diyen bir bilirkişi tonuyla tüketiciye aktarmamız gerektiğine inanarak “Sofranın Doğruları” koyduk. Projemizle halkın sağlığı, sağlıklı beslenmesi ve refahı için önemli olan tüm bilgileri aktarmayı amaçlıyoruz. Doğru bilinen yanlışları anlatırken bilinmesi gerekenleri de aktarmayı, tüketicinin alışverişte aklında oluşan sorulara cevap verebilmeyi hedefliyoruz.”
İTÜ Gıda Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Beraat Özçelik de gıda okur yazarlığı hakkında bilgi paylaştığı konuşmasında gıda endüstrisinin en fazla bilgi kirliliğinin olduğu ve yanlış bilgilerin en zor temizlenebildiği alanlardan biri olduğuna dikkat çekti. Özçelik, dünyada sürdürülebilirliği ve değişimi anlayıp ona göre beslenebilmenin, gıda okur yazarlığını ona göre yapmanın en önemli noktalardan biri olduğunu söyledi.
Sofranın Doğruları için 10 kategoride kılavuzlar hazırlandı
Projenin aşamaları ve süreç hakkında bilgi veren Uluğ; “Şeffaflık ve izlenebilirlik ekseninde bir tüketici iletişim projesi olarak başladığımız çalışmada öncelikle üyelerimizin desteği ile verilmesi gereken mesajları, sektörle ve ürünlerle ilgili bireylerin bilmesi gerekenleri kategoriler bazında içeren dokümanları derledik. Doğru ürünü diğerlerinden ayırabilmeleri için bireylere bir bilgi seti oluşturmayı hedefleyerek kılavuzlarımızı hazırladık. 10 kategoride kılavuzlarımız hazır: Süt ve süt ürünleri, peynir, arı ürünleri, deniz ürünleri, et ve et ürünleri, konserve, meyve suyu-alkolsüz içecekler, organik atıştırmalıklar, çikolata ve soslar. Kılavuzlardaki başlıklarımız ise; doğru satın alım- doğru alışveriş, doğru taşıma, doğru muhafaza, doğru sofra ve sunum, israfı önleme, doğru bilgiye ulaşma kaynakları. Kılavuzlarımızı 16 farklı üniversiteden 18 değerli akademisyenimizden oluşan Bilim Kurulumuzun desteğiyle hazırladık. Bundan sonraki aşamada kılavuzlardaki bilgileri sözcülerimiz ve paydaşlarımız kanalıyla çok mecralı bir iletişim planı doğrultusunda bireylerle paylaşacağız.” dedi.
Uluğ: “Sofranın Doğruları projemizin tüm paydaşlarla büyümesini hedefliyoruz”
Zirvenin bu seneki temasına uygun olarak tüm sektörlere güçlü bir çağrıda bulunan Uluğ, “Sofranın Doğruları ile sürdürülebilirliği yalnızca bir söylem olarak değil, tüketicinin günlük hayatına dokunan somut bir dönüşüm alanı olarak ele alıyoruz. Bugün 10 sektör ve 10 kılavuzla başladığımız bu yolculuğa, doğru bilgi etrafında birleşen tüm paydaşları davet ediyor, bu eylemde hep birlikte kapsayıcılığı sağlamayı ve etkiyi büyütmeyi sorumluluğumuz olarak görüyoruz. “Sofranın Doğruları’nı, tüketicinin doğru bilgiye güvenle ulaşabileceği ortak bir referans noktası olarak konumlandırıyoruz. Bugün 10 kategoriyle başlattığımız bu hareketin, iş birliğiyle büyüyerek gıdada şeffaflık, bilinçli tüketim ve sürdürülebilir dönüşüm adına sektöre kalıcı bir katkı sağlamasını hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

